KPMG Turkey Publications | Page 51

Bölüm I: Ulusal Düzeyde Sorumlu Vergicilik altyapıya sahip olacak şekilde yeterli olduğunu gösterir. Özellikle Merkezi Temas Bürosu ve Özel Tüketim Vergisi Temas Bürosu üyelikle birlikte işletilebilir şekilde yeterli personelle desteklenmiş biçimde hazır olmalıdır. bütünüdür. Ayrımcı vergi politikası, Avrupa Birliği Kurucu Anlaşması olarak bilinen Roma Anlaşması’nıni 110-113’üncü maddelerinde açıklanmış olup temel prensiplere yer veren 110’uncu madde aşağıda sunulmuştur: 3. Türkiye Komisyon’a kapsamlı ve uyumlu bilgi işlem bağlantı sistemleri stratejisi sunar. Tüm bilgi işlem bağlantı sistemleri ve özellikle KDV Bilgi Değişim Sistemi (VIES) ve Özel Tüketim Vergisi’ne Tabi Mallar Hareket Kontrol Sistemi (EMCS) ile ilgili yeterli gelişmişlik düzeyine ulaşılmalıdır.” “Hiçbir üye devlet, diğer üye devletlerin ürünlerine, kendi benzer ürünlerine doğrudan veya dolaylı olarak uyguladığından daha yüksek herhangi bir iç vergiyi doğrudan veya dolaylı olarak koyamaz. Hiçbir üye devlet, diğer üye devletlerin ürünlerine, diğer ürünlere dolaylı koruma sağlayacak nitelikte bir iç vergi koyamaz.” Fasla ilişkin tarama sonu raporu ve ilerleme raporlarında yer aldığı üzere AB müktesebatına uyum açısından getirilen en önemli kriter vergi alanında uyumlaştırma ve ayrımcı vergi politikalarının sonlandırılmasıdır. Vergi Uyumlaştırması ve Ayrımcı Vergi Politikası Vergi uyumlaştırması, ortak serbest piyasanın oluşturulmasına ve işleyişine engel olan unsurları bertaraf etmek amacıyla, üye ülkelerin vergileme alanında gereken hukuksal ve idari önlemleri kendi iradeleriyle almalarını ifade eder.4 Diğer bir deyişle farklı ülkelerdeki vergi sistemlerinin ortak vergi politika hedefleri çerçevesinde uyumlaştırılması anlamına gelir. AB bağlamında vergi uyumlaştırması ise geniş anlamda sadece içsel pazarın tamamlanmasına işaret etmeyen aynı zamanda Topluluğun amaçlarına ulaşmak için ulusal vergi sistemlerinin yakınlaştırılmasını hedefleyen Topluluk tarafından girişilen her bir oluşumun dahil olduğu genel süreç olarak tanımlanabilir.5 Bu madde ile hiç bir üye devletin, doğrudan ya da dolaylı olarak veya diğer üye ülkelerin ürünlerine yerli ürünlere uygulanandan daha yüksek, doğrudan ya da dolaylı vergi koyamayacağını belirtilerek üye devletlerin de diğer üye devletlerin ürünlerine, yerli ürünlerinin dolaylı olarak korunmasını sağlayacak nitelikte bir iç vergilendirmeye gitmesi yasaklanmaktadır. Bu düzenlemelerle üye devletlerin vergi yasalarının ayrımcılık yapmama prensibine uymalarının sağlanmasına çalışılmakta ve aynı nitelikteki ürünler arasında farklı vergi uygulamaları yasaklanmaktadır.6 Vergi Düzenlemelerinin İlerleme Raporları Işığında Analizi İlerleme Raporları’nda KDV ve ÖTV uygulamaları açısından Türkiye’nin gösterdiği ilerleme, ayrımcı uygulamalar ve ilerleme veya gerilemeye ilişkin herhangi bir açıklamanın olmadığı dönemler aşağıda gösterilmektedir: AB’nin vergilendirme konusundaki temel ilkelerinden olan ayrımcı vergilendirme yasağı ve vergi uyumlaştırılması birbirini tamamlayan ve adil bir vergilendirme politikası için ayrılamayacak prensipler i 1957 yılında Roma’da imzalanan anlaşma Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu kurarak Avrupa Birliği’nin temelini oluşturmuştur. 1 Aralık 2009 tarihinde yürürlüğe giren Lizbon Anlaşması ile Avrupa Topluluğu’nu kuran anlaşmanın adı Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Anlaşma olarak değiştirmiştir.