Bölüm I: Ulusal Düzeyde Sorumlu Vergicilik
altyapıya sahip olacak şekilde yeterli
olduğunu gösterir. Özellikle Merkezi
Temas Bürosu ve Özel Tüketim Vergisi
Temas Bürosu üyelikle birlikte işletilebilir
şekilde yeterli personelle desteklenmiş
biçimde hazır olmalıdır.
bütünüdür. Ayrımcı vergi politikası, Avrupa
Birliği Kurucu Anlaşması olarak bilinen
Roma Anlaşması’nıni 110-113’üncü
maddelerinde açıklanmış olup temel
prensiplere yer veren 110’uncu madde
aşağıda sunulmuştur:
3. Türkiye Komisyon’a kapsamlı ve
uyumlu bilgi işlem bağlantı sistemleri
stratejisi sunar. Tüm bilgi işlem bağlantı
sistemleri ve özellikle KDV Bilgi Değişim
Sistemi (VIES) ve Özel Tüketim Vergisi’ne
Tabi Mallar Hareket Kontrol Sistemi
(EMCS) ile ilgili yeterli gelişmişlik
düzeyine ulaşılmalıdır.”
“Hiçbir üye devlet, diğer üye
devletlerin ürünlerine, kendi benzer
ürünlerine doğrudan veya dolaylı olarak
uyguladığından daha yüksek herhangi bir
iç vergiyi doğrudan veya dolaylı olarak
koyamaz. Hiçbir üye devlet, diğer üye
devletlerin ürünlerine, diğer ürünlere
dolaylı koruma sağlayacak nitelikte bir iç
vergi koyamaz.”
Fasla ilişkin tarama sonu raporu ve
ilerleme raporlarında yer aldığı üzere
AB müktesebatına uyum açısından
getirilen en önemli kriter vergi
alanında uyumlaştırma ve ayrımcı vergi
politikalarının sonlandırılmasıdır.
Vergi Uyumlaştırması ve Ayrımcı
Vergi Politikası
Vergi uyumlaştırması, ortak serbest
piyasanın oluşturulmasına ve işleyişine
engel olan unsurları bertaraf etmek
amacıyla, üye ülkelerin vergileme alanında
gereken hukuksal ve idari önlemleri
kendi iradeleriyle almalarını ifade eder.4
Diğer bir deyişle farklı ülkelerdeki
vergi sistemlerinin ortak vergi politika
hedefleri çerçevesinde uyumlaştırılması
anlamına gelir. AB bağlamında vergi
uyumlaştırması ise geniş anlamda
sadece içsel pazarın tamamlanmasına
işaret etmeyen aynı zamanda Topluluğun
amaçlarına ulaşmak için ulusal vergi
sistemlerinin yakınlaştırılmasını
hedefleyen Topluluk tarafından girişilen
her bir oluşumun dahil olduğu genel
süreç olarak tanımlanabilir.5
Bu madde ile hiç bir üye devletin,
doğrudan ya da dolaylı olarak veya diğer
üye ülkelerin ürünlerine yerli ürünlere
uygulanandan daha yüksek, doğrudan
ya da dolaylı vergi koyamayacağını
belirtilerek üye devletlerin de diğer üye
devletlerin ürünlerine, yerli ürünlerinin
dolaylı olarak korunmasını sağlayacak
nitelikte bir iç vergilendirmeye gitmesi
yasaklanmaktadır. Bu düzenlemelerle
üye devletlerin vergi yasalarının ayrımcılık
yapmama prensibine uymalarının
sağlanmasına çalışılmakta ve aynı
nitelikteki ürünler arasında farklı vergi
uygulamaları yasaklanmaktadır.6
Vergi Düzenlemelerinin İlerleme
Raporları Işığında Analizi
İlerleme Raporları’nda KDV ve ÖTV
uygulamaları açısından Türkiye’nin
gösterdiği ilerleme, ayrımcı uygulamalar
ve ilerleme veya gerilemeye ilişkin
herhangi bir açıklamanın olmadığı
dönemler aşağıda gösterilmektedir:
AB’nin vergilendirme konusundaki temel
ilkelerinden olan ayrımcı vergilendirme
yasağı ve vergi uyumlaştırılması birbirini
tamamlayan ve adil bir vergilendirme
politikası için ayrılamayacak prensipler
i
1957 yılında Roma’da imzalanan anlaşma Avrupa Ekonomik Topluluğu’nu kurarak Avrupa Birliği’nin temelini oluşturmuştur. 1 Aralık 2009 tarihinde
yürürlüğe giren Lizbon Anlaşması ile Avrupa Topluluğu’nu kuran anlaşmanın adı Avrupa Birliği’nin İşleyişi Hakkında Anlaşma olarak değiştirmiştir.