Sorumlu
Vergicilik Bakışıyla
Vergi hukukunda yorumun amacı,
kanun koyucunun yoruma tâbi hükümle
hedeflediği gerçek iradesini günün
ekonomik ve sosyal koşulları da dikkate
alınmak suretiyle açıklığa kavuşturmak ve
uygulamasında belirsizlik olan hükümler
hakkında yol göstermektir. Öte yandan
vergi hukukunda ispat hem mükellefin
hem de vergi idaresinin yararlanabileceği
muhtelif kanıtlara dayanarak vergi ile
ilgili işlem ve durumların belli edilmesini
amaçlamaktadır.
Ancak uygulamada sorumlu vergicilik
açısından önemli bir eksiklik
görülmektedir. Bu da VUK’ta yer alan
hayatın olağan akışı karinesinden
hareketle, vergi idaresi ve ilk derece
mahkemelerin somut olayın özelliklerine
bakmaksızın genellikle vergiyi saldıktan
sonra bunun aksini ispat etme
yükümlülüğünü mükellefe bırakmalarıdır.
Hâlbuki bu durum idari yargılamadaki
re’sen araştırma ilkesiyle örtüşmediği
gibi, elinde hiçbir kamusal yetki olmayan
mükellefin hukuki kısıtlamalar karşısında
ispat imkânı son derece kısıtlıdır.
Bu nedenle VUK’ta 3’üncü maddeden
başlayarak re’sen araştırma ilkesine
yer verilerek mükellefin ispat imkânları
genişletilmeli ve en önemlisi idareye
toplanan kanıtları ve bu kanıtların
kaynaklarını olası bir uyuşmazlık sürecinde
mükellefle açıkça paylaşma yükümlülüğü
getirilmelidir. Bu sayede taraflardan
birince ortaya sunulan ispat aracı, gerçek
anlamda objektif bir nitelik kazanacak,
idarenin gizli emsal göstermesi gibi
uygulamalarda mükellefin kiminle
karşılaştırıldığını tam olarak bilmesi
ve o firmaların varsa ticari ya da özel
durumlarıyla ilgili yorum yapma olanağı
bulması neticesinde hukuki açıdan daha
hakkaniyetli neticeler ortaya çıkacaktır.
REFERANSLAR
1
Eda Özdiler Küçük (2011): Vergi Hukukunda Karineler,
Doktora Tezi, Ankara http://acikarsiv.ankara.edu.tr
2
Hakan Pekcanıtez, Oğuz Atalay ve Muhammet Özekes (2011):
Medeni Usul Hukuku, 11. Baskı, Ankara.
Neslihan Karataş Durmuş (2014): “Vergi Hukukunda İspat ve
Delil”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt 18.
3
4
Pekcanıtez, Atalay ve Özekes, a.g.e.
Durmuş, a.g.e
5